Tweet |
Erotomani ilk defa ne zaman ortaya çıktı?
Erotomani ya da bir diğer adıyla Clerambault Sendromu, karşımıza ilk defa 17. yy'da Jacques Ferrand tarafından yazılan “Maladie d’amour ou Mélancolie érotique” adlı kitapta çıktı. Kitabın ardından "Karşılıksız aşktan dolayı ortaya çıkan rahatsızlık" olarak tanımlanan bu sendrom, 20. yy'da “Sürekli olarak birilerinin kendisine aşık olduğunu düşünme” olarak tanımlandı.
Halen bu şekilde anılan sendrom, "Eros hastalığı" olarak da adlandırılmaktadır.
Karşılıklı olması kadar karşılıksız olması da oldukça doğal olan aşk deneyimi nasıl bir çerçevede ruhsal bir sorunla ilişkili olabilir? İşte, bu yazıda tam da bunu anlatan bir sendrom olan erotomaniden bahsedeceğiz. Peki, halk arasında Eros hastalığı ya da karşılıksız aşk sendromu olarak da bilinen Erotomani ne demektir?
Erotomani Nedir?
rotomani Nedir?De Clérambault Sendromu olarak da bilinen Erotomani, kişinin diğer bir kişinin kendisine yoğun bir aşk beslediği düşüncesine saplanıp kalmayla ortaya çıkan ve nadir görülen bir ruh sağlığı sorunudur2. Erotomani bir tür sanrıdır. Delüzyon ya da hezeyan olarak da bilinen sanrı psikolojide, aksine dair kanıtlar sunulduğunda bile değişmeyen katı inançlar anlamına gelir3. Yeni Erotomani sanılanın aksine herkese aşık olma hastalığı değildir. Benzer bir şekilde sürekli aşık olma anlamına da gelmemektedir.
Erotomanik Kişinin Penceresinden Genel Bakış
Erotomanik birey sevdikleri kişi tarafından uzaktan sevildiğine dair sanrısal bir inanç geliştirir. Genellikle daha yüksek bir sosyal sınıfa ait olarak algılanan ve ulaşılmaz görünen nesnenin, aşkını ilk ilan eden kişi olduğuna inanılır4. Nesne çoğu zaman halka açık bir şahsiyet, ünlü bir kişi veya daha yüksek bir statüye sahip olduğu düşünülen biri olmakla birlikte herhangi bir kişi de olabilir.
Erotomanik kişi, diğer kişinin kendisine gizli mesajlar göndermeye çalıştığına ve bunun haber-bilgi veya düşüncelerle (telepati yoluyla) gerçekleştiğine inanabilir. Oysa kendisine âşık olduğunu düşündüğü kişi, onun varlığından bile haberdar olmayabilir.
Bunlarla birlikte, erotomanik kişi, aşık olduğu kimsenin duygulanımlarına dair zoraki-abartılı kanıtlar sunabilir ve paradoksal bir şekilde, reddedilmesi gibi pek çok karşı kanıtı aşkın gizli beyanları olarak yorumlayabilir. Diğeri tarafından sevilme konusundaki bu saplantı, elbette ki gerçeğe dayanmamaktadır. Çoğu durumda, erotomanik kişi takılı kaldığı kişiyle tanışmamış bile olabilir.
Erotomanik vakaların çoğunlukla kadın olsa da adli alanda (mahkemelerde, hapishanelerde, korumalı hastanelerde) erotomaninin erkeklerde daha çok görüldüğü de söylenebilir.
Erotomani Şizofreni Yapar Mı?
Gerçeklikten kopuşun söz konusu olduğu bu sanrı türünün, halk arasında oldukça dile alınan –ne yazık ki genelde de yanlış kullanılan– şizofreni hastalığı ile bir bağlantısının olup olmadığı sorusu akla gelebilir. Bu noktada, erotomanik sanrının şizofrenin bir belirtisi olmasının mümkün olduğunu ancak bunun her zaman geçerli olmadığını da vurgulamak gerekir3. Erotomanisi olan bir kişi illa şizofreni hastası olmadığı gibi, şizofreni hastası olanın da erotomanik sanrıları olmayabilir.
Her ne kadar erotomani karşılıksız aşktan çok daha ileri, tedavi edilmesi gereken ciddi bir sorun olsa da, elbette ki hayatta “aşk” gibi karşılığını alamadığımız duygularımız veya arzularımız olabilir. Bunlar oldukça kabul edilir deneyimlerdir ve “doğal olarak” bize acı verseler bile “tek başlarına” şizofreni gibi biyolojik ayağı olan, komplike risk faktörlerinden oluşan bir hastalığa neden olamazlar. Bu gibi konularda doğru bilgi ve bir farkındalığa sahip olmak, oldukça zarar verici olan stigmatizasyon (damgalama) durumunu engelleyebilir.
Erotomaninin Belirtileri Nelerdir?
Erotomani nasıl anlaşılır? Erotomani, duygusal ve davranışsal belirtileriyle anlaşılabilir. Bu belirtiler 1 :
Erotomaninin Duygusal Belirtileri
Kendisine aşık olduğu sanılan kişiye duyulan arzu, hasret
Yalnızlık ve boşluk hisleri
Düşük benlik saygısı
Suçluluk ve utanç duyguları
Reddetme veya ilgisizlik ifadelerinin inkâr edilmesi
“Hayır” cevabını alamayacakmış gibi hissetmek
Erotomaninin Davranışsal Belirtileri
Kendisine inanmayan insanlara öfkelenmek
İş, ev veya okul hayatını olumsuz etkilese bile sanrıya zaman harcamak
Diğer kişinin kendisiyle iletişim kurmaya çalıştığına ikna olmak
Tekrar tekrar aramak, sürekli yazmak (mektup, e- posta göndermek) veya mesaj atmak
Çevrimiçi veya yüz yüze gizlice yaklaşmak
Diğer kişiye ulaşmasının önüne geçenlere zarar vermek
Diğer kişiye karşı saldırgan davranışlar sergilemek (daha çok erkeklerde)
Medya, fotoğraf alt yazısı/yazılar, giyim, duruş, şarkı sözleri vs. ile kendisine yöneltildiğini düşündüğü gizli mesajların şifresini çözmeye çalışmak
Tüm bunlarla birlikte, yaygın olarak görülen diğer semptomlar da şunlardır 2 :
Sürekli olarak hediye göndermek
Kendisine aşık olduğu düşünülen kişinin onu takip ettiği, “stalk” yaptığı veya temasa geçmeye çalıştığı özenle-detaylıca hazırlanmış olan asılsız durumlar yaratmak
Diğer kişinin sadık olmayabileceği inancı nedeniyle kıskançlık hissetmek
Kişiyi alenen taciz etmek; bazen hukuki yaptırım ile kınanma veya tutuklanma noktasına gelmek
Diğer kişi hakkında konuşmak veya onunla ilgili şeyler yapmak dışındaki faaliyetlere karşı ilgiyi kaybetmek
Bazen Aşk Sadece Aşktır: Erotomani Ne Değildir?
Halk arasında karşılıksız aşk sendromu olarak da bilinen erotomaniyi, olağan “karşılıksız aşk” durumundan ayırmak önemlidir. Bahsedildiği üzere erotomani, ciddi boyutlara ulaşabilen ve müdahale edilmesi gereken bir sorundur.
Bununla birlikte, gözden kaçırılmaması gereken nokta şudur: Özellikle de gençler arasında bazen aşk, sadece aşktır. Şarkılarına bayıldığınız birini dünyanın en yakışıklısı-güzeli gibi görebilirsiniz, ona hediyeler vererek kendinizi unutulmaz kılmak isteyebilirsiniz ya da posterini/birlikte çekildiğiniz fotoğrafı odanıza asıp her gece ona İyi geceler. diyebilirsiniz. Bunlar oldukça anlaşılır hislerdir.
Onlarla yüz yüze tanıştığınızda eğer duygularınıza karşılık vermedilerse –doğal bir tepki olarak– incinmiş de hissedebilirsiniz, ancak yolunuza “devam edebilirsiniz”. Bu noktada araştırmalar, aşağıdaki durumlar dışında bunun bir erotomani vakası olmadığını öne sürüyor:
Reddedilmelere rağmen kişinin kendisine aşık olduğuna inanmak
Diğer kişi hakkındaki bilgileri arayıp bulmayı hayatında bir öncelik haline getirmek
Onlarla bağlantı kurmak için her yolu denemek
Görüldüğü üzere erotomani, bireyin zamanını nasıl kullandığından, kişiler arası ilişkilerinde nasıl göründüğüne kadar etkileyebilir, oysa sınırlı olan ömrümüz içinde çok daha fazlasını hak ediyoruz.
Psikolog Afra İşler